Sunday, June 27

iStanbul'um

Neredeyse bir yildir tam su ani bekledim. Neden bekledim dersen bilemem; deme. Gereginden fazla dusundum, fazla yas akittim, yetmedi kahkahalarim. Cok bol vaktim, hic gercek vaktim olmadi. Tam da bugun dusunmeye baslamistim bu blog'u yazmaya basladigim gunu, baslama sebebimi... ve su an durdugum coook uzak noktayi. Cok degistim demek gerekmez; neredeyse tek degismeyenim. Yazacak neler neler birikmis, o kadar ki dusunme hizima yetisemiyorum. Herseyin sirasi gelecek bu yaz, Bruksel yazma keyfimi geri getirecek biliyorum!

Bugun,

Tam bir yil once bir Candan Ercetin konseri var aklimda. Keyiflerden keyif begenilen bir gece, lahmacundan mojitoya, gozyaslarindan gobek atmalara, tam bir ben tam bir biz. Kollarimla sarip yanagindan opebilecegim kadar yakin ve gercek bir hatira. Istanbul hep hayalini kurdugum gibi. Hafif bir esintide sicacik araba koltuguna kosabilecegim Istanbul'um. Oylesine yanimda, oylesine icimdeki nereye kacsam, ne kadar kaslarimi catsam, nice inkar etsemde, acimasizca kestirdigim arkasindan agladigim saclarim gibi hep en sevdigim, ve en cok kusturdugum.

Sen,

Kendimi emanet ettim sana, sonra donup ben kimsenin degilim dedim. Kapilari yuzlerce defa carpip, usulca tekrardan araladim. Cogu kez benim parmaklarim senin kalbin sikisti araya. Gozlerim yerde, ardima bakmadan uzaklastim. Tuttugum nefesim yetmedi koseyi donmeme. Koltuguma dondum. Hayatimin en guvenli kosesine. Ve tekrardan cok guvenli oldugu icin, ve ben guvenin rahatligini coktan soguttum icin kalkmasi en zor koltuktan agir kapiyi tum gucumle itirek dogruldum.

Bogaza bakan en guzel tependen simsiki sarildim sana halbuki; ben gitsemde sen gitme der gibiydim. Kendimi taniordum ya, gidecektim. Tekrar sana emanet ettim; ama bu sefer her gecen gun kucuk bir parcasi geriye isteyip paramparca ettim.

Tek korkum yasanmamisliklardir aslinda. Yasamis sayilmak adina yaptigim onca hataya ragmen kendimle cok ovunen ben, seni yasarken yasamamak icin adeta kendimle savastim. Bir sabah cok erken uyanip sokak bombosken o kadar hizli kostumki, bir nefeste birkac koseyi dondum. Evim olmayan bir sokakti, saklanmama gerek yoktu artik. Kacmayacaktim.

Alistim.

Sen gelip gercekten veda edinceye kadar.


"Elimden gelen bu ben iki kişiyim
Birisi kapadığın kapılardan gitmiyor
Yağmur yağmaksa o güneş açmaksa o
Bir yerin üşüse onun sıcaklığı.
Öbürü en içten çağrını işitmiyor
Alıp tutmaksa o basıp gitmekse o
Bakışları kıyısız deniz uzaklığı."

No comments:

Post a Comment